Sıkça Duyduğumuz Endüstri 4.0 Nedir?

    Sıkça Duyduğumuz Endüstri 4.0 Nedir?

    Artık her yerde duyar olduğumuz Endüstri 4.0 yani 4. Sanayi Devrimi nasıl ortaya çıktı? Ne hedefleniyor ve hayatımızı nasıl etkileyecek? Birlikte inceleyelim!

    Endüstri 4.0 terimi ilk olarak 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı'nda kullanıldı. Fakat çalışmaları eskiye dayanan Endüstri 4.0'a neden ihtiyaç duyuldu?

    Endüstri 4.0 devriminden önce üretim insan gücüne dayalıydı. Bu nedenle doğu ülkeleri üretim sektöründeki liderliği batı ülkelerinin elinden almaya başlamıştı; çünkü doğuda üretim daha hızlı, daha seri ve daha ucuz gerçekleşiyordu. Bu yüzden batı ülkelerinde, liderliği tekrar elde edebilmek adına, üretim kurgusunun içinden insan gücünü çıkarmak hedeflendi ve teknolojik olarak adapte edilmesi zor bir strateji geliştirildi. Endüstri 4.0'ın amacı ürünü pazara en kısa zamanda çıkarmak, mükemmel kaliteli kişiselleştirilmiş ürünler ortaya koymak, üretimde esnekliği sağlamak ve ürün maliyetini azaltmaktır.

    Peki Endüstri 4.0'ın gelişimi nasıl oldu? 

    • İlk sanayi devrimi, Endüstri 1.0, su ve buhar gücünün üretim süreçlerine dahil edilmesi.
    • İkinci sanayi devrimi, Endüstri 2.0, Henry Ford'un seri üretim bandı tasarımı ve elektriğin seri üretimde kullanılması.
    • Üçüncü sanayi devrimi, Endüstri 3.0, programlanabilir makinelerin üretimde kullanılması, üretimde dijitalleşme.
    • Ve dördüncü sanayi devrimi, Endüstri 4.0, tam olarak bilişim teknolojileriyle endüstriyi bir araya getirmeyi hedefliyor.

    Tüm bunlar nasıl gerçekleşecek?

    Hepimizin günümüzde sıkça duyduğu Nesnelerin İnterneti sayesinde; yeryüzündeki tüm cihazların birbiriyle bilgi ve veri alışverişi için kullanıldığı, her türlü araç gerece entegre edilmiş, sensör ve işleticilerle donanmış, internet bağlantılı akıllı elektronik sistemlerle gerçekleşecek. Üretim sürecinde fabrikalardaki makinelerde bu sistemlerin kullanılması demek insanlardan neredeyse bağımsız olarak kendi kendilerini koordine ve optimize üretim yapabilecek 'akıllı fabrikalar' demektir. Üretimde sadece robotların kullanılması, üretimin tamamen insandan bağımsız olmasını sağlayacak böylelikle üretim miktarı ve kalitesi artacak. Bunun sonucunda karanlık fabrika kullanımı yaygınlaşacak.

    Karanlık fabrika da ne demek dediğinizi duyar gibiyim. Karanlık fabrikalarda üretim ışığa, ısıya ve havaya gereksinim duymayan robotlar tarafından yürütülecek; böylece hem enerji verimliliği sağlanmış olacak, hem maliyet azalacak hem de üretim aksamadan 7/24 devam edecek çünkü robotların dinlenmeye ve uyumaya ihtiyaçları yoktur.

    Bu şekilde Endüstri 4.0 stratejisiyle üretim miktarı ve ürün kalitesi artacak, üretim süresi, maliyetler ve üretim için ihtiyaç duyulan enerji miktarı azalacak.

    Yukarıda gördüğünüz figür Endüstri 4.0'ın bileşenlerini oluşturmaktadır. Endüstri 4.0 ile birlikte bu konular çok daha büyük önem kazanmaya başladı. İnternete bağlanan tüm cihazların birbirleriyle haberleşebilmesi, sensörler yardımıyla bilgilerin depolanması ve veri analizi, kalite kontrolü, akıllı robot otomasyon sistemleri için görüntü işleme ve yapay zeka, fabrikayı olası tehditlere karşı korumak için siber ağ güvenliğinin sağlanması gibi birçok sistemin entegre kullanılmasıyla Endüstri 4.0 gerçekleşmektedir.

    Büyük resmi gözden kaçırmamak lazım!

    Endüstri 4.0'ın uygulanmasıyla birlikte rekabet için sadece artan üretim hızı ve kalite yeterli olmayacak, bunun yanında müşterilerinin isteklerini anlayıp, bu istekleri karşılayacak olan firmalar sektörde lider olacaktır. Apple'ın dünyanın en büyük ikinci şirketi olması ve eski dünya devi Nokia'yı piyasadan silmesi bu duruma en güzel örnektir.

    Bizim ülkemiz ne durumda?

    2. ve 3. Sanayi Devrimi arasında bir evrede bulunan ülkemiz, 10-15 yıl içerisinde tamamen Endüstri 4.0 girileceği düşünüldüğünde gelişen teknolojiyi yakalayıp dünyayla rekabet edebilecek konuma gelmelidir. Bu alana yapılan yatırımlar arttırılmalı, AR-GE ve inovasyon merkezleri kurulmalı ve uzun vadede yarar getirecek bu zorlu ve uzun yolda çalışmalara bir an önce başlanmalıdır.

    Bu yazı Bin Yaprak misafir yazarlarından Buse Özer tarafından yazılmıştır.

     

    Yorum

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Henüz bir yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun
    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.