İnşaat Mühendisliğinde Kariyer: Erdem Engin Tavlayan İle Röportaj

    İnşaat Mühendisliğinde Kariyer: Erdem Engin Tavlayan İle Röportaj İnşaat Mühendisliği Üzerine Röportaj

    Yıldız Grup`ta RES Koordiantörlüğünü yürüten Türkiye`nin başarılı kadın mühendisi Erdem Engin Tavlayan ile İnşaat Mühendisliği üzerine keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İnşaat mühendisliği ile ilgili merak ettikleriniz ve daha fazlası için yazımızı kaçırmayın!


    1. Yaşadığınız Şehir: Ankara

    2. Eğitim Seviyeniz: Yüksek Lisans

    3. Meslek: İnşaat Mühendisi

    4. Biyografinizi bizimle paylaşabilir misiniz?

    Adana doğumluyum, ama aslında Aydınlıyım. Çocukluğum babamın görevi nedeniyle Anadolu'nun çeşitli yerlerinde geçti. 1990 yılında ODTÜ İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldum. 1996 yılında ise İTÜ'de yüksek lisansımı tamamladım. ODTÜ'den mezun olur olmaz şantiyelerinde yaz stajlarımı yaptığım STFA'nın İstanbul Merkezinde işe başladım, statiker olarak. En büyük hayalimdi STFA'da çalışmak. İki yılın ardından şantiye görmem gerektiğini düşündüm ve Yüksel İnşaat'ın Emlak Bankası Genel Müdürlük Binası Projesinde saha mühendisi olarak işe başladım. Projenin tamamlanmasının ardından yurtdışı görmem gerektiğine karar verdim ve YÖK-Dünya Bankası Projesi kapsamında burslu olarak yedi aylığına İngiltere'ye gittim. Ülkemizde Meslek Yüksekokulları eğitiminin iyileştirilerek kalifiye ara eleman yetiştirilmesi üzerine bir programdı. Proje kapsamında Kocaeli Meslek Yüksekokulunda üç yıl öğretim görevlisi olarak çalıştım. Daha sonra bu görevimden istifa ederek özel sektöre geri döndüm. Akpınar Holding üst yapı grubunda Planlama - Teklif Mühendisi olarak iki yıl çalışmamın ardından Anadolu Metro Ortaklığı Taksim-Unkapanı Hattı Metro Projesinde Tasarım Koordinatörü olarak işe başladım. Geçen üç yıldan sonra eşimin görevi gereği Ankara'ya taşınmamız üzerine Güriş İnşaat'ın Ankara Metrosu Batıkent-Sincan Hattı Projesiyle metro projelerinde çalışmaya devam ettim. 2004 yılında yine eşimin görevi gereği Brüksel'e gitmemiz sebebiyle iş hayatıma uzun bir ara vermek zorunda kaldım. Bu arada Brüksel'de Fransızca öğrendim, bol bol seyahat ettim. 2010 yılında Güriş İnşaat Ankara Merkezinde tekrar işe başladım. Suriye Çimento Fabrikası Projesinde tasarım koordinatörlüğü işi, çıkan savaş nedeniyle pek uzun soluklu olamadı. Bunun üzerine enerji grubuna geçerek rüzgar enerjisi projelerinin her safhasında çalıştım. 2016 yılında Güriş'teki görevimden ayrılarak Yıldızlar Grup'a geçtim. Yıldızlar Grup'taki RES Koordinatörlüğü görevime halen devam ediyorum. Seyahat etmek, kitap okumak ve yazmak tutkum. Gezi dergilerinde yayınlanmış yazılarım, "Mektuplardan Sızanlar" adında tarih-anı-deneme kitabım var. Tenis, kayak, doğa yürüyüşleri, koşu, plates keyif aldığım aktiviteler.

    5. Meslek seçiminizi nasıl yaptınız. Sizi yönlendiren bir olay veya kişi oldu mu?

    Lise son sınıfa yani üniversite sınavına kadar hep avukat olmak isterdim. Bu tercihte babamın Mülkiyeli, amcamın hukukçu olmasının çok büyük etkisi vardı sanırım; tüm çocukluğum ve ilk gençliğim avukat olmam ve üçümüzün birlikte çalışması üzerine kurduğumuz hayallerle geçti. Hem babam, hem amcam beni bu yolda fazlasıyla teşvik eder, hayallerimi süslerlerdi; üçümüz bir araya geldiğimizde mütemadiyen birlikte neler yapacağımızı konuşurduk. Ayrıca, o dönemde çok severek izlediğim, bir avukatın hayatını anlatan Petrocelli diye bir dizi vardı. Avukatlığın yanında kendi evini de inşa ederdi Petrocelli. Onun başarılı, rahat, samimi karakterinden çok etkilenirdim. Fakat sonra, son dakikada ne oldu bilmiyorum lise son sınıftayken ve sınav çok yaklaşmışken babaannemin güzelim evinin bahçesinde öylece oturduğum bir gün, bir ev yapmanın ve karşısına geçip bunu ben yaptım demenin ne kadar güzel olacağı geçti aklımdan birdenbire. Yüzüm kocaman bir gülümsemeyle doldu ve kendi kendime "Ben inşaat mühendisi olacağım" dedim. Ve her şeyin ötesinde matematiğe aşıktım.

    6. Bu mesleğin en keyifli yanları sizce nelerdir?

    Dinamik olması, enerjisi, disiplini, kendini sürekli hissettiren takım ruhu. Her farklı projede yepyeni şeyler öğreniyor olmak, her geçen gün projedeki ilerlemeyi gözle görebiliyor olmak. Hiçbir şeyin olmadığı bir alanda yükselen bir binanın, inşa edilen bir yolun, tepelerde bir yerde dönen bir rüzgâr türbininin ve daha nice yapının sıfır noktasından aşama aşama nasıl ilerlediğine tanık olmanın ötesinde tüm bunların gerisindeki muazzam iş gücünü, bilgiyi, iş birliğini görebilmek. Neredeyse son 10 yıldır istisnasız tüm arkadaşlarım, yakınlarım nerede bir rüzgâr türbininin önünden geçseler sanki tüm RES projelerinde çalışmışım gibi beni arıyorsa bu aldığım keyfi doğru aktardığımın ve alınan keyif ve enerji doğru aktarıldığında emeğin her daim takdir gördüğünün, alkışlandığının göstergesidir.

    7. Kendinizi geliştirmek için neler yaptınız/yapıyorsunuz?

    Öğrenme aşkımı hep diri tutuyorum. Değişik alanlardan beslenmeyi seviyorum. Seyahat etmek, okumak, yazmak gibi. Mesleğimizle doğrudan ilgili değil gibi görünse de pek çok şey birbirini etkiliyor aslında. İlgi alanlarımız, yaşama bakışımız diğer insanlarla ilişkimizi ve iş yapış becerimizi doğrudan etkiliyor. Tabii meslek alanında sektörel gelişmeleri/etkinlikleri yakından takip ediyorum. Ayrıca, sektörde işin uzmanlarından danışmanlık almak, her zaman işinin ehli kişilerle iş birliği içinde olmak en önemli geliştirici faktör.

    8. İş hayatınızda size ilham veren kişi veya kişiler var mı? Varsa kısaca bize tanıtır mısınız?

    Genel olarak, her ne yapıyorsa yapsın işini tutkuyla yapanlardan etkilendiğimi söyleyebilirim. "İyi iş en iyi sanattır" sözüne inananlardanım. Bana ilham veren pek çok kişi sayabilirim tabii ama en başta, bizim mesleğin duayeni sayılan Sezai Türkeş - Fevzi Akkaya'yı ve İdris Yamantürk'ü saygı ve minnetle anmak isterim. İnşaat sektörüne kazandırdıklarının ötesinde tutkuları, iş disiplinleri, bilginin ışığında yolumuzu açtıkları, sınır ötesi işlerle ufkumuzu genişlettikleri, bu zorlu meslekte insan odaklı olunabileceğini diğer firmalara da göstererek örnek oldukları ve sektörde pek çok alanda ilk olma cesaretini gösterebildikleri için. Meslek hayatıma STFA'da, bu kültürle yoğrularak, başladığım için kendimi hep şanslı hissetmişimdir. Türkan Saylan, kendi mesleğinde yaptıklarının ötesinde bıkmadan usanmadan taşıdığı, ne olursa olsun hiçbir zaman elinden bırakmadığı aydınlanma meşalesiyle, duruşuyla, çağdaş yaşam adına yaptıklarıyla hep ilham kaynağım. Gücümün tükendiği zamanlarda onun bir yerlerden bana gülümsediğini hissediyor ve yeniden ayağa kalkıyorum.

    9. Kendimizi geliştirmek için bize önerebileceğiniz kitap ve filmler var mı?

    Öncelikle inşaat mühendisi adaylarına ve genç mühendislere Fevzi Akkaya'nın "Ömrümüzün Kilometre Taşları"nı ve İdris Yamantürk'ün "Türk Milletine Borcumuz Var" kitaplarını ülkemizde inşaat mühendisliğinde katedilen yolu anlamaları açısından tavsiye ederim. "Şu Çılgın Türkler", "Yüzbaşı Selahattin'in Romanı" bir zaferin nasıl kazanıldığını, umudu ve mücadele gücünü hiçbir zaman kaybetmememiz gerektiğini en güzel anlatan kitaplar olması nedeniyle mutlaka okunmalı. Bu zincire Knut Hamsun'un "Açlık" kitabını da eklemek gerekir. "Tutunamayanlar" modern Türk edebiyatının kilometre taşlarından olmasının ötesinde yazarının başarılı bir inşaat mühendisi olması nedeniyle benim için ayrı bir öneme sahip, başucu kitaplarımdan. Tarih-anı-biyografi kitapları ve filmleri öncelikli tercihlerim. Sadun Boro'nun "Pupa Yelken"i bir tutkunun kitabı, en sevdiklerimden. Stefan Zweig biyografi-öykü alanında yine en sevdiğim kalemlerden. Tabii bu arada kendi kitabım "Mektuplardan Sızanlar"ı da yakın tarihimize ışık tutması adına önermek isterim. Gandhi, Deliler ve Dahiler, Amelie, Esaretin Bedeli, 12 Öfkeli Adam, Rosa Lüxemburg, Beethoven'ı Anlamak, Devrim Arabaları ilk aklıma gelen ve beni derinden etkileyen filmler.

    10. İnşaat Mühendisliği`nde kadının rolü ve iş hayatında cinsiyet eşitliği hakkında bize neler söylemek istersiniz?

    Sadece İnşaat Mühendisliğinde değil diğer tüm meslek dallarında da kadın ya da erkek rolü diye bir ayrım yapılmasından hoşlanmıyorum. İnşaat Mühendisliği, kadın için olduğu kadar erkek için de zor bir meslek. Kadınım ve ben bu işi kadın olduğum için yapamam diye yola çıkarsak yol alamayız. İşin şartları ve doğası gereği gerekenleri yaptığımız zaman, öznemiz iş olduğu zaman her ne olursa olsun karşılığını alıyorsunuz. Bazen klişeleri kırmak anlamında biraz daha fazla çaba harcamamız gerektiği doğrudur, ancak ben bugüne kadar sadece kadın olduğum için çalıştığımı yerlerde bir haksızlığa uğradığımı düşünmüyorum. Belki de cinsiyet ayrımı yapmayan firmalarda eşitlikçi yöneticilerle çalıştım hep, bilmiyorum. Erkeklerin yoğun olduğu bu alanda kadının daha fazla aktif rol alması tabii ki genel olarak kadın algısının düzelmesi anlamında çok önemli. Ancak, şunu da unutmamalıyız ki cinsiyet eşitliği ile ilgili mücadeleye ya da algıyı düzeltmeye evlerimizden başlamak daha doğru olacaktır. Yöneticimizden, müdürümüzden önce babamıza, annemize, eşimize, kardeşimize cinsiyet eşitliğini öğretmemiz gerekiyor. Bu hem evdeki yükümüzün hafiflemesi hem de iş hayatındaki cinsiyetçi algının düzelmesi anlamında çok önemli. Neredeyse bir yüzyıl önce Cumhuriyet'le birlikte zaten bizlere hediye edilmiş olan, başta kadın-erkek eşitliği olmak üzere, tüm kazanımlarımızı kaybetmemek ve bayrağı her zaman daha ileriye taşımak için mücadele etmekten vazgeçmemeliyiz.

     11. İnşaat Mühendisi olmak isteyen gençlere verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

    İnşaat Mühendisliği çok keyifli ama çalışma koşulları olarak da zor bir meslek. Maddi karşılığı diğer mesleklere göre biraz daha uzun vadede alınan bir meslek. Gençlere bu konuda biraz sabırlı olmalarını, özellikle meslek hayatlarının başlangıcında mutlaka şantiyede de çalışmalarını, İnşaat Mühendisliğinin değişik disiplinlerinde rol almalarını öneririm. Uluslararası yayınları takip etmek, uluslararası projelerde çalışmak, sınırları aşmak için İngilizce'yi mutlaka öğrenmeliler. Her zaman bilginin peşinde koşarak iyi mühendislik kurallarını iyi öğrenmeleri, bu kuralları uygulamaları ve - sıklıkla dirençle karşılaşacak olsalar da -uygulatmaları ve hep cesur olmaları mesleğimizin olmazsa olmazlarından.Ülke olarak deprem kuşağında olmamız ve her depremin sonunda yaşadıklarımıza bakarsak sorumluluğumuzun ve bilimin ışığından ayrılmamanın önemini daha iyi kavrayabiliriz. Yüksek lisanslarına üniversite mezuniyetinden bir kaç sene sonra, ilgi alanlarının tam farkına vardıktan, bilgiler biraz oturduktan sonra başlamalarının daha iyi olacağını ve yüksek lisans için kadrosu oturmuş, köklü üniversiteleri tercih etmelerinin çok daha faydalı olacağını düşünüyorum. Bunların dışında bol bol seyahat ederek dünyayı tanımalarını ve mutlaka okuyarak gezmelerini tavsiye ederim.

    12. Son olarak bizim için inşaat Mühendisliği çalışma alanları, iş ve staj imkanlarından bahseder misiniz?

    Bizim meslekte yelpaze biraz geniş olduğu için şanslıyız aslında. Tasarım, şantiye, teklif, pazarlama, iş geliştirme gibi değişik disiplinlerde çalışılabileceği gibi konut, yol, tünel, havaalanı, enerji vb. uygarlıkla ilgili tüm alanlar diyebiliriz. 

    Bu yazı Bin Yaprak misafir yazarlarından Selin Ertekin tarafından yazılmıştır.

     

    Yorum

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Henüz bir yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun
    BinYaprak Misafir Yazar henüz özgeçmişini yazmamış
    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.