İlk Türk Kadın Arkeolog: Jale İnan

    jale-inan-1

    ''Bir kere görmek hiçbir kere görmektir. Bin kere görmek bir kere görmektir.''

    Kadınların hikayelerini paylaşan, "Deneyim paylaşınca güzeldir" inancıyla çalışan BinYaprak ailesi olarak, 29 Ekim'de BinYaprak Hikaye Hasadı Hareketini başlattık. Cumhuriyetimizin 2. yüzyılına kadınların hikayelerini hediye etmek için çıktığımız Hikaye Hasadına, ilklerin hikayeleri ile devam ediyoruz.

    Jale İnan (1914-2001), Türkiye'nin ilk kadın arkeoloğu ve akademisyen olan önemli bir isimdir. İstanbul Üniversitesi'nde klasik arkeoloji alanında eğitim almış ve arkeolojiye olan tutkusunu birçok kazı çalışması ve akademik çalışma ile göstermiştir. Özellikle Perge ve Side antik kentlerinde yaptığı kazılar ve araştırmalarla tanınmıştır.

    Jale İnan, arkeolojik kazıların yanı sıra, antik dönem heykeltıraşlık sanatı ve portrecilik konularında da önemli çalışmalara imza atmıştır. Ayrıca, Türk Tarih Kurumu ve Türkiye Bilimler Akademisi gibi önemli kurumlarda da aktif olarak görev almıştır.

    İnan'ın arkeoloji alanındaki başarıları, Türk arkeolojisinin gelişmesine büyük katkı sağlamış ve Türkiye'deki antik kültürel mirasın korunmasına ve anlaşılmasına önemli ölçüde katkıda bulunmuştur. Şimdi gelin, Jale İnan'ın hayatına daha yakından bakalım. 

    Jale İnan'ın Ailesi ve Eğitimi


    Jale İnan, 1914 yılında İstanbul'da doğmuştur. Babası Aziz Ogan, müzeci ve arkeolog olarak çalışmıştır. Annesinin adı ise Mesture Hanım'dır.

    Erenköy Kız Lisesi'nde lise eğitimini başarıyla tamamlayan Jale İnan, genç yaşta arkeolojiyle babasının mesleki gezilerine katılarak tanışmıştır.

    1934 yılında, Aleksander von Humboldt Vakfı'nın verdiği bursla Almanya'ya giderek arkeoloji eğitimi almaya başlamış, Bir yıl sonra da Türk Cumhuriyeti Devlet Bursunu da kazanarak Berlin ve Münih Üniversitelerinde 1935-1943 yılları arasında klasik arkeoloji bilim dalında lisans ve doktora eğitimini başarıyla tamamlamıştır. Doktora tezi olan "Kunstgeschichtliche Untersuchung der Opferhandlung auf römischen Münzen" adlı çalışmayı 1943 yılında Prof. Dr. Rodenwalt'ın gözetiminde tamamlayarak Türkiye'ye dönmüştür. 


    Jale İnan'ın Kariyeri


    Jale İnan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Eski Çağ Kürsüsü'nde Prof. Dr. Clemens Emn Bosch'un asistanı olarak atanmasıyla hayatında yeni bir döneme adım atmıştır. Bu süreçte, lise yıllarında tanıştığı Mustafa İnan ile 1944 yılında bir evlilik gerçekleştirmiş, bir yıl sonra ise tek çocukları olan Hüseyin İnan dünyaya gelmiştir.

    Jale İnan, 1946 yılında İstanbul Üniversitesi Klasik Arkeoloji Kürsüsü'nün kuruluş çalışmalarına aktif olarak katılmış ve bu kürsünün ilk asistanı olarak görevlendirilmiştir. Bu dönemde Prof. Dr. Arif Müfid Mansel'in asistanı olarak çalışmaya başlamıştır. Aynı yıl içerisinde, Türk Tarih Kurumu adına Antalya'da Side antik kenti kazılarına katılmış ve bir sonraki yıl da Perge antik kenti kazılarına başlamış, bu kazı çalışmalarında Arif Müfid Mansel ile birlikte önemli bir işbirliği gerçekleştirmiştir.

    Kişisel ve akademik başarılarıyla iz bırakan bir kariyere sahip olan Jale İnan, 1953 yılında doçent unvanını, ardından 1963 yılında profesörlük ünvanını elde etmiştir. Prof. Dr. Arif Müfid Mansel'in görevinden ayrılmasının ardından, 1974-1980 yılları arasında Side kazılarına, 1975-1987 yılları arasında ise Perge kazılarına başkanlık yapmıştır. Kazı çalışmaları sırasında, Side Roma Hamamı'nın Side Müzesi'ne dönüşmesi için büyük çaba harcamış, aynı zamanda 1975 yılında Klasik Arkeoloji Kürsüsü'nün Başkanı olarak görevlendirilmiş ve bu sorumluluğunu 1983 yılında emekli oluncaya kadar başarıyla sürdürmüştür.

    Jale İnan, Side ve Perge'deki kazı çalışmalarının yanı sıra, arkeolojik faaliyetlerine başka bölgelerde de devam etmiştir. 1970-1972 yılları arasında Kremna (Bucak, Burdur) antik kentinde, daha sonra ise 1972-1979 yılları arasında Pampfilya Seleukeiası (Manavgat) antik kentinde kurtarma kazıları gerçekleştirmiştir. 

    Jale İnan, antik dönem heykeltıraşlık sanatında önemli eserlere imza atan bir sanatçıdır. Anadolu'nun Roma ve Erken Bizans dönemi portreciliği konusunda yayınladığı kitaplar, bu alanda önemli başvuru kaynakları arasında yer almaktadır. Ayrıca, 1991 yılında Side'deki Apollon Tapınağı'nın kazı ve onarım çalışmalarına öncülük etmiş, 1992-1993 yıllarında ise Perge tiyatrosunun kazılarını gerçekleştirmiştir.1995 yılında ise Türkiye Bilimler Akademisi tarafından şeref üyesi olarak kabul edilmiştir.

    Jale İnan, eğitim konusunda önemli bir savunucudur. Özellikle genç kızların eğitimine ve arkeoloji gibi disiplinlere erişimine destek vermiştir. Bu, kadınların eğitim yoluyla güçlenmesini ve kendi potansiyellerini gerçekleştirmesini teşvik eden bir yaklaşımı temsil eder.

    Jale İnan'ın son yılları Parkinson hastalığıyla mücadele ederek geçti. Ne yazık ki, 2001 yılında hayatını kaybetti. Cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi. Bu trajik kayıpla birlikte, arkeoloji dünyası önemli bir ismi kaybetmiş oldu. Ancak Jale İnan'ın mirası ve katkıları daima hatırlanacak ve iz bırakmaya devam edecektir. 

     

    Yorum

    Zaten Hesabınız Varsa Buradan Oturum Açın
    Henüz bir yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun

    BinYaprak; iş hayatına atılmaya hazırlanan farklı coğrafyalardaki üniversiteli kadınla, çalışan kadının ilham, tecrübe ve iş fırsatlarını paylaştıkları, çalışan kadının dijital kız kardeşlik çemberi.

    © 2024 BinYaprak. Tüm Hakları Saklıdır.
    Bir TurkishWIN girişimidir.